4.6.07

BEN


Senin yüzünden ben(ben değilim)
'' '' ben (bende değilim)
'' '' ben(her şeyi erteledim)
'' '' ben(oyalandım,umudu bekledim)

Bence;
Ben, aslında 'sen'in içinde var olan ben.Bir elmanın yarısı değil,elmanın içindeki çekirdek.Ben senden ayrı olamaz.Ben senden ayrı olamam.İkisi bir bütünse benlik ve bencillik yoktur,var olan birlikteliktir.Bu var oluşta o,bu,şu önemli midir?
Ben elmaysam sen de elmanın içindeki kurtsan ve ben seninle mutluysam sen de benimle yaşayabiliyosan-tabi sen beni tamamiyle kemirmediğin sürece-üzerinde tutunduğumuz elma ağacının bize karışmaya hakkı var mı?

*******************************************************************
Herkesin içinde kendinden önde tuttuğu bir 'sen' var mı,ya da herkes biraz olsun bencil mi?(yani önce kendiniz mi?) Bu bencillik mi?
Eğer yalnızca kendiniz varsanız,yalnızca kendinizi seviyorsanız tek başınıza kendinizi değerli saymanızın bir anlamı var mı?
Bize emeği geçen insanların bizim hayatımıza karışmaya da hakları var mı,ya da bu onların en doğal hakkı mı?
Sevdiklerimizi kendi kişilliklerimizin yansımasını onlarda görebildiğimiz sürece mi seviyoruz,yoksa onları hiç değiştirme yoluna gitmeden olduğu gibi kabullenip sevebilir miyiz?
Eleştiriye açık mıyız?Bahanelerle mi yaşıyoruz? Eleştirildiğimizde bozguna mı uğruyoruz?
Ve güzel şey diyebilmek:''ben,benim''

Hiç yorum yok:

Kimsenin hayatı kendi seçimi değil. · Başkasına ait bir suçu üstlenmişiz; yattığımız ceza bizim değil...· "5 yıl açık denize nasıl dayandınız?" diye soruyorlar Uzaklar'ın kaptanına; "Ya siz" diye dalga geçiyor kaptan; "Ya siz 5 yıl nasıl dayandınız kıyıya?"· Aynı beden içinde kaç farklı ruh halini aynı anda yaşayıp, kaç farklı kişiliğe bürünebiliyoruz?· Kinler, sevgiler, öfkeler, kahkahalar ve gözyaşlarıyla örülmüş, çok kopyalı bir hayatı nasıl kendinize bile söylemeye cesaret edemediğiniz bir tür iki (üç-dört..?) yüzlülükle yaşayıp gittiğinizi fark ediyor musunuz?· Göçüp giderken ardınızda kaç asıl, kaç suret bırakacaksınız? Kaçının hatırlanmasını isteyecek, kaçından utanacaksınız? Sahi, kaç kopyasınız siz? Hangisi sizsiniz, hangisi fotokopiniz?· Eğer cehennem yaşadığımız dünyaysa, öyle anlaşılıyor ki Şeytan da biziz...· Ütopyalar, benliğimizin uzak düş ülkeleridir ve oraya varabilmenin yolu önce kendini bulmaktan geçer.· Siz de farkında mısınız, günümüzde hayatı nasıl beynimizde devasa prangalarla yaşadığımızın?.. Örgütsüz, savruk ve yalnız yakalandığımız yaman bir tufanda, tek tek hapsedildiğimiz hücrelerimiz içinde nasıl gönüllü bir esarete mahkum edildiğimizin farkında mısınız?.· Gölgemize kelepçeleniyoruz.· Düğüne gelince...Adeta birbirinden kopya edilerek çoğaltılmış birer yasak savma töreni..· Aslımız benzemek istediğimiz şeyle barışmıyor bir türlü...Sonunda ne aslımıza benziyoruz, ne de benzetmek istediğimiz şeye.....· Ancak yazarlar, öldükten sonra yaşarlar. Bu yüzden ölümsüzdürler.· Her seçim bir kaybediştir.· HERŞEYİN SIRADANLAŞTIĞI BİR DÜNYADA BAZEN KAYBETMEK EN DOĞRU SEÇİMDİR. VE O DÜNYADA EN YERİNDE TERCİH; VAZGEÇİŞTİR.· Yaşanmaya değer miydi bu dünya? (can dündar)

şaiir ceketli çoçuk neden habersiz gittin söyle amansızca